Kanser hastalarıyla konuşurken kullanılan bazı cümleler hasta üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bu cümleler hastanın moralini bozabilir ve tedavi sürecini zorlaştırabilir. Bu nedenle, hastalara destek olurken, kullanacağımız kelimelere dikkat etmeliyiz. İşte kanser hastalarına söylenmemesi gereken 10 cümle:
Kendini Suçlama
Kanser hastalığı, hem hastanın hem de hastanın yakınlarının hayatını etkileyen zor bir süreçtir. Bu süreçte kullanılan cümleler, hastanın duygusal ve psikolojik durumunu olumsuz etkileyebilir. Kendini suçlu hissetmenize veya kendinizi suçlatacak cümleler kullanmanız çok zararlıdır. Bunun yerine, hastaya destek olmak ve uygun tedavi yöntemleri için çalışmak önemlidir. Hastanın kullanması gereken cümleler, pozitif ve umut dolu olmalıdır.
Bu Yaygın Bir Hastalık
Kanser, dünya genelinde yaygın olan bir hastalıktır. Ancak her hasta farklıdır ve kişinin kansere karşı tepkisi değişebilir. Bu nedenle kanser hastaları için farklı tedavi yöntemleri kullanılır. Önemli olan hastaya uygun tedaviyi belirlemek ve uygun zamanda uygulamaktır. Bunun için hastaların doktorlarına düzenli olarak gitmeleri, tıbbi tavsiyeleri takip etmeleri gerekir.
Ben de Kanser Oldum Ama Şimdi Çok İyi Oldum
Bir kanser hastasıyla konuşurken, kendi deneyimlerinizi anlatmak doğal bir refleks olabilir. Ancak, kendinizi hastanın yerine koyun ve nasıl hissedeceğinizi düşünün. Kendinizi bir “kurtulan” olarak göstermek, hastanın size açıkça konuşmaktan çekinmesine neden olabilir. Başka bir yol, hastanın sizinle deneyimlerini paylaşmasını teşvik etmek olabilir.
Kanser Hikayelerine Odaklanmak
Kanser hastalığı, her hastanın farklı bir süreç geçirdiği ve kendine özgü bir hikayesi olan bir hastalıktır. Bu nedenle, kanser hikayelerine odaklanmak, hastanın durumunu anlamak yerine kendi deneyimlerinizi ön plana çıkarmak anlamına gelir. Bu tip bir yaklaşım hastalığın psikolojik etkisini artırabilir ve hastanın moralini bozabilir.
Hastaların zorlu bir dönemden geçtiği unutulmamalıdır. Onların süreçlerine saygı göstermek, paylaşmak istedikleri konuları dinlemek ve onları desteklemek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Kendiniz değil, hastanın durumunu ön plana çıkarmak, hastanın tedavi sürecinde neler yapabileceği konusunda ona yardımcı olmanıza olanak sağlar.
- Hastanın durumuyla ilgili açık uçlu sorular sormak,
- Hastanın deneyimlerindeki olumlu noktalara odaklanmak,
- Onların endişelerini azaltacak adımlar atmaya yardımcı olmak,
- Ve gereksiz yere fikir beyan etmekten kaçınmak hastaların kendilerini daha iyi hissetmelerine yardımcı olacaktır.
Hasta merkezli bir yaklaşım, hastanın moralini yükselterek tedavi sürecindeki ilerlemelerini hızlandırabilir. Kanser hastaları, kendilerine doğrudan yardımcı olacak, onları seven ve onları anlayan insanlarla etkileşimde olmak isterler. Bu nedenle, hastanın ihtiyaçlarına odaklanmak, hastayı güvende hissettirerek iyileşme sürecine destek olmanın en doğru yoludur.
Kendini İyileştiren Diyet veya Tedavi
Hastaların kendini iyileştiren diyet veya tedavilere olan güveni, tıbbi tavsiyeleri dinlememesine yol açabilir. Bu nedenle, hastaların herhangi bir diyete veya alternatif tedaviye başlamadan önce, mutlaka doktorlarına danışmaları gerekir. Doktor tavsiyelerine uymak, hastalığın kontrol altına alınması ve iyileşme sürecinin hızlandırılması için son derece önemlidir.
Bununla birlikte, alternatif tedavilerin bazıları, hastalığın tedavisinde yardımcı olacak kadar etkili olabilir. Birçok hastanın, tıbbi tedavilere ilave olarak, örneğin yoga, akupunktur ve masaj gibi diğer terapilerden yararlandığını görmekteyiz. Ancak, bu terapilerin kullanılmasında da doktorlara danışılması önemlidir.
Şimdi Neyapacaksın?
Kanser hastalarıyla konuşurken, hastanın kendisini stres altında hissetmesine neden olacak şeylerden kaçınmak çok önemlidir. “Şimdi Neyapacaksın?” gibi sorular yerine, ona nasıl yardımcı olabileceğinizi sormak daha doğru olabilir. Hasta için bir plan hazırlamak yerine, doktorun önerilerine uymasına yardımcı olabilirsiniz. Hastalığın getirdiği stres zaten yeterince fazla olduğundan, hastaya neye odaklanması gerektiğini ya da neler yapması gerektiğini belirlemek onu daha da stresli bir duruma sokabilir.
Aceleci Olmak
Kanser hastaları, doğru zamanda doğru tedaviye erişebildikleri takdirde, tedavi sürecinde daha olumlu bir sonuç elde edebilirler. Ancak hastaların zamanında sağlık hizmetlerine erişiminde yaşayacakları zorluklar, tedavi sürecini planlamanın önemini vurguluyor. Aciliyetinizi sorgulamak yerine hastaya yardım etmeniz, sağlık hizmeti erişimindeki zorlukları hafifletebilir ve hastanın tedavi süreciyle başa çıkmasına yardımcı olabilir.
Yaşadıklarınızı Unutun
Hastaların kanserle mücadele süreci oldukça zorlu bir süreçtir. Bazı hastalar, bunları unutmak isteyebilir ve geçmişiyle yüzleşmek istemeyebilir. Ancak bu yaklaşım, hastaların süreci tamamen kabul etmelerini ve tam olarak iyileşmelerini engelleyebilir. Bu durumda, hastanın kendisine uygun bir terapi yöntemiyle yardımcı olunmalı ve ona destek olunmalıdır.
İndirimli Bir Anlaşma Buldum
Bir hastanın, tedavi maliyetleriyle ilgilenmenin yerine hastalığıyla mücadele etmesi ve iyileşmenin yolunu bulması daha önemlidir. Hastalığın zorlu bir süreç olduğunu bilmek ve çok miktarda para harcayacaklarını anlamak, hastanın duygusal durumu üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.
Yani, bir indirimli anlaşma veya ucuz tedavi seçenekleri sunmak, hastayı verimli bir şekilde iyileştirmek için gerekli olan kaliteli tedavilerden mahrum bırakabilir. Bu nedenle, tedavinin maliyeti hakkında konuşmak yerine, hastanın farklı tedavi seçenekleri hakkında bilgilendirilmesi ve doktorunun ona sunacağı en iyi tedavi planına odaklanılmalıdır.
Umutsuz Olmak
Hasta veya yakınlarına umutsuz bir tavır takınmak, onların moralini bozabilir ve fiziksel olarak da iyileşmelerini engelleyebilir. Kanser hastaları zaten hastalıkla mücadele etmek için çok şey yaşarlar ve bu zorlu süreçte yanlarında olmak onların iyileşmelerini hızlandırabilir. Umutsuzluğa kapılmak yerine, hastaya iyileşeceği konusunda umut aşılamak, moralini ve motivasyonunu artırarak iyileşme şansını yükseltebilir.
Bu Hastalıktan Kurtulamayız
Bir hasta için umut, en önemli motivasyon kaynağıdır. Her hastanın tedavi süreci farklıdır ve umut etmek, hastayı iyileştirebilir ve moralini yükseltebilir. Hasta ve yakınlarına, “Bu hastalıktan kurtulamayız” gibi umutsuz bir yaklaşım yerine, tedavinin başarıya ulaşabileceği, mücadele ederek iyileşeceği konusunda umut vermeliyiz. Hastalar, olumlu yaklaşımla daha iyi savaşacak ve iyileşme sürecine katkıda bulunacaktır.
